
Leila – İnceleme
Ubik Studios’un geliştirdiği Leila, geçmişiyle yüzleşmek isteyen bir kadının hikâyesini anlatan bir point & click bulmaca oyunu. Bizleri Leila’nın hayatındaki önemli anlara götüren bu oyun, çocukluktan yetişkinliğe uzanan bu yolculukta hem onunla birlikte keşfetmemizi hem de bazı kararların ne kadar ağır olabileceğini bize anlatıyor.
Oyun boyunca verdiğimiz kararlar, Leila’nın kim olduğunu daha yakından anlamamızı sağlıyor. Aile, kariyer, hayaller ve hayal kırıklıkları gibi konular üzerinden şekillenen hikâye, günlük hayatın içinden tanıdık duygularla ilerliyor. Her seçim, sadece Leila’nın değil, bizim de kendi hayatımıza dönüp bakmamıza neden oluyor. Oyunun sunduğu deneyim, yalnızca bir karakterin geçmişini keşfetmekle kalmıyor; aynı zamanda kendi iç dünyamıza da küçük pencereler açıyor.
- South of Midnight, PC platformunda incelendi.
Leila Hikaye (Spoiler Yok)
Leila’nın hikâyesi, ilk bakışta fazla sıradan görünebilir. Ne büyük felaketler yaşanıyor, ne de dramatik kırılma anları arka arkaya sıralanıyor. Oyunun merkezinde, kendi yaşamına dışarıdan bakan bir kadının içsel yolculuğu yer alıyor. Bu yolculuk boyunca çocukluktan yetişkinliğe uzanan dört farklı döneme tanıklık ediyoruz. Ancak bu tanıklık pasif değil; Leila her an bize sesleniyor, bazen içini döküyor, bazen de susup bekliyor. Oyuncuya anlatılan hikâyenin en dikkat çekici yönü, onun da bizden bir şeyler bekliyor olması: ilgi, sabır, anlayış. Bu da oyunu sadece bir anlatı değil, karşılıklı bir deneyim hâline getiriyor.
Oyunun anlatı dili oldukça kişisel ve kimi zaman fazlasıyla sade. Leila’nın hayatı, anlatacak büyük bir şeye sahip değil belki ama anlatımındaki dürüstlük ve incelik, bu sadeliği güçlü bir duygusal deneyime dönüştürüyor. Bazı anlarda, oyuncunun karakteri dinlememesi hâlinde Leila’nın tepkisel davranması, bu bağın iki taraflı olduğunu hatırlatıyor. Leila'nın, oyuncunun ilgisini çekmek ya da duyulmak istemesi, hikâyeyi oyun mekaniğine ustaca yediriyor. Sıradan hayatların da anlatılmaya değer olabileceğini, doğru ton ve yaklaşımla çok şey söylenebileceğini gösteriyor.
Leila’nın hikâyesi, her ne kadar dramatik olaylarla bezeli olmasa da, gündelik hayatın içinde kaybolan küçük kırılma anlarını yakalamakta son derece başarılı. Depresyonla baş etmek, bir kararı neden verdiğini sorgulamak ya da geçmişte yapılmamış bir konuşmanın pişmanlığını yaşamak gibi evrensel hisler, hikâyenin merkezine yerleşiyor.
Klasik point & click türünü modern bir yaklaşım
Leila, klasik point & click türünü modern bir yaklaşımla yeniden yorumluyor aslında. Oyunun temelinde tanıdık mekanikler var: sahneler arası geçişler, objelerle etkileşim, bulmacalar ve mini oyunlar. Ama Leila, bunları sadece mekanik bir biçimde sunmakla kalmıyor; her birini karakterin duygusal yolculuğuyla bağ kuracak şekilde tasarlıyor.
Oyunda dört ana bölüm bulunuyor ve her bölüm Leila’nın hayatındaki farklı bir dönemi ele alıyor. Bölümlere istediğimiz sırayla başlayabiliyor olmamız, oyuncuya küçük bir özgürlük sunarken, hikâyenin bütünlüğünü bozmuyor. Leila her bölümün başında kısa bir iç sesle bize sesleniyor ve bu tercihleri birer davet gibi hissettiriyor.
Her sahnede farklı bir bulmaca tarzıyla karşılaşıyoruz. Kimi zaman renkleri ve şekilleri eşleştiriyor, kimi zaman kabloları birbirine değdirmeden bağlamaya çalışıyoruz. Gizli objeleri bulmamız gereken sahneler de var, sezgilerimize güvenmemiz gereken soyut görevler de. Oyunun dikkat çeken yönlerinden biri, bulmacaların çoğunda açık bir yönlendirme bulunmaması. Ne yapmamız gerektiğini çözmek, oyunun bir parçası hâline geliyor. Bu da her etkileşimi daha anlamlı kılıyor.
Leila’nın anlatıcı sesi, oyun boyunca hiç kesilmiyor. Bu iç ses sadece hikâyeyi ilerletmekle kalmıyor, oynanışa da duygusal bir katman ekliyor. Bazı bulmacalar, karakterin ruh hâlini doğrudan yansıtıyor. Örneğin; Leila’nın depresyon yaşadığı bir sahnede, basit ev işleri bile bir bulmacaya dönüşüyor. Bu gibi detaylar, oyunla sadece mekanik anlamda değil, duygusal olarak da bağ kurmamızı sağlıyor.
Oyun, yönlendirme yapmaktan çok keşfetmeye teşvik ediyor. Her sahne neredeyse tamamen etkileşimli ve hiçbir detay boşuna yerleştirilmemiş gibi hissettiriyor. Menü ekranı bile oyunun dünyasına dâhil. Kısacası Leila, bulmaca çözmenin ötesine geçip, oyuncuyu sakin ama güçlü bir hikâyenin içine çekmeyi başarıyor.
Grafikler ve atmosfer
Bu oyunda el çizimi, çizgi film tarzı grafikler, canlı renklerle harmanlanmış ve yaratıcı bir biçimde tasarlanmış. Bu görseller, bir yandan fantastik ve eğlenceli bir dünya yaratırken, diğer yandan bazen huzursuz edici bir hava da estiriyor. Bana Alice Harikalar Diyarında'yı anımsatan bu tasarım, anlatmak istediği hikayeyi başarıyla yansıtıyor. Her bir sahne, titizlikle işlenmiş ve animasyonlu sinematik geçişlerle, adeta kısa birer animasyon filmi gibi kendine has bir atmosfer yaratıyor.
Leila'nın görsel tasarımı sadece anlatıyı desteklemekle kalmıyor, aynı zamanda karakterin duygusal durumlarını da güçlü bir şekilde yansıtıyor. Bir an önce geçmek zorunda olduğumuz anılar, sıradan gibi görünen geçmiş olaylar bile, görseller sayesinde anlam kazanıyor. Basit bir anı, grafiklerin kullanımıyla bir anda dramatik bir hal alıyor. Özellikle Leila'nın iç yolculuğu, ruh haline göre değişen renk paletleri ve sahne düzenlemeleri, oyuncunun hikayeye daha derinden bağlanmasını sağlıyor.
Şahsen Leila'nın bu tarzına bayıldım, oyunun anlatmak istediği duyguları görsellikle harmanlayarak eşsiz bir deneyim yaratmak istenmiş ve başarılmış da. Görseller, hem göz alıcı hem de anlam yüklü; her kare, Leila’nın hayatının küçük ama önemli (yoksa sıradan mı?) bir parçası olarak karşımıza çıkıyor.
Ses tasarımı ve müzikler
Leila'da ses tasarımı, hemen hemen her oyunda olduğu gibi bu oyunda da oldukça önemli bir unsur. Oyunun başından sonuna kadar, interaktif öğelerin sağladığı rahatlatıcı, hatta ASMR benzeri sesler oyuna dalmanıza yardımcı oluyor. Her tıklama ve her keşif, duyusal bir deneyime dönüşüyor denebilir.
Müzikler ise minimal ve etkileyici bir yapıya sahip, hikayenin duygusal iniş çıkışlarını ustalıkla yansıtmış. Müzikler, Leila'nın iç yolculuğunda bir arka plan melodisi gibi çalıyor ve her sahnede bir anlam derinliği yaratıyor. Ayrıca, seslendirmeler de doğal ve sıcak bir tonda yapılmış, yani bir süre sonra bir film izliyormuş hissine kapılıyor insan.
Türkçe seslendirme
Leila’nın Türkçe seslendirmesi gerçekten çok güzel olmuş, hep yapımcının hem seslendirenler ellerine sağlık. Karakterlerin ses tonları, duygusal anlarda bizi gerçekten içine çekiyor. Leila’nın sesinin sıcaklığı ve doğallığı, onun içsel yolculuğuna daha da yakın hissetmemizi sağlıyor. Türkçe seslendirme dinlerken, adeta bir film izliyormuş gibi hissediyorsunuz; bu, yerli yapım bir oyunun hakkını veren büyük bir detay.
Türkçe seslendirme oyunları oynamayı özlediğim içindir belki ama karakterlerin konuşmalarını, dilimize uygun bir şekilde, doğru tonlamalarla duymak, hikâyeye daha fazla bağlanmamızı sağlıyor.
Değerlendirme
Leila’nın, sıradan bir bulmaca oyunundan çok daha fazlası olduğunu düşünüyorum. Hikâyesi, sade ama derin bir anlatıma sahip, karakterin iç yolculuğunu gerçekten hissediyorsunuz. Oyunun Türkçe seslendirmesi ve atmosferi, bizi tamamen içine çekiyor, her detay özenle tasarlanmış. Grafikler, ses tasarımı ve müzikler, oyunun duygusal tonunu mükemmel bir şekilde destekliyor.
Puzzle oyunları sevenler için, Leila, kesinlikle tavsiye edilecek bir yapım. Her bir bulmaca, oyunun duygusal yapısına katkı sağlarken, aynı zamanda oyuncuya tatmin edici bir meydan okuma sunuyor. Ancak, her oyuncunun tarzına hitap etmeyebilir. Eğer aksiyon dolu, hızlı tempolu oyunları tercih ediyorsanız, Leila biraz yavaş gelebilir. Bu nedenle, daha sakin, düşünmeye dayalı ve hikâyeye yoğunlaşmayı seven oyuncular için ideal bir seçenek olduğunu söyleyebilirim.
Oyun haberleri için temel kriterlerimizi merak ediyorsanız haber politikası ve standartlarımıza göz atabilirsiniz. Bizi Google News, X, Facebook, Instagram, Bluesky ve Youtube'dan takip edebilirsiniz. Aylık ücretsiz olarak yayımlanan Oyun Günlüğü dijital dergimize de aşağıdan ulaşabilirsiniz.